Kedilerde üst solunum yollarında hırıltılı solunum, öksürük, gözlerde akıntı, salivasyon, kilo kaybı ve ateşle karakterize bulaşıcı viral bir hastalıktır.
Bulaşma:
Hastalık öncelikle solunum yolu ile bulaşır. Hamile ve aşısız olan kedilerde hastalık intrauterin olarak da bulaşabilir. Sütten yeni kesilmiş yavrularda daha şiddetli seyreder. Hastalık kedinin yaşına, etkenin hastalık yapıcı gücüne ve vücudun savunma sistemine bağlı olarak akut ve kronik form olarak iki şekilde görülebilir. Genellikle 2-6 günlük bir inkübasyon devresinden sonra klinik bulgular ortaya çıkar.
Klinik Bulgular:

• Akut form:

Yavru kedilerde özellikle şiddetli enfeksiyonlar ve ölüm ile seyreden akut formda ilk şekillenen karakteristik belirtiler hapşırık, gözyaşı ve burun akıntısıdır. 1-2 gün içinde gözyaşı ve burun akıntısı bakteriyel enfeksiyonların etkisi ile iltihaplı yapışkan bir karakter kazanır. Bu nedenle göz kapaklarında yapışma, burunda tıkanma meydana gelir. Buna bağlı olarak hırıltı ve ağızdan solunum gözlenir.
Hastalığın ilerleyen dönemlerinde alt solunum yollarında da enfeksiyon oluşur. Yemek yeme azalır ve hasta halsizdir. Gözde ülseratif keratitis odakları şekillenir ve bu odakların birleşmesi ile oluşan yaygın ülseratif lezyonlar karakteristik bir belirtidir. Bazen ülseratif glossitis gözlenir.

• Kronik form:

Çoğunlukla akut formun bir komplikasyonu şeklinde gelişir. Klinik bulgular aynı olmakla beraber şiddet ve seyirleri farklı görülür. Hapşırmalar nöbet halinde olur ve burun akıntısı sürekli devam eder.
Tanı:
Akut konjunktivitis, sık hapşırma, ülseratif keratitis hastalığın tanısında yardımcı olur.
Tedavi:
Göz ve burunda görülen kabuklu eksudat varlığı önlenmelidir. Sekonder bakteriyel enfeksiyonları önlemek amacıyla antibiyotikler kullanılır. Yavru kedilerde tedavi tamamlandıktan sonra bir ay içinde hastalık nüks etmezse hemen aşılamaya geçilerek bağışıklık oluşturulması önemlidir.