Kedilerde Kolanjit / Kolanjiohepatit Sendromu (CCHS)

Kedilerde Kolanjit / Kolanjiohepatit Sendromu (CCHS)

Kedilerde en sık görülen enflamatuvar karaciğer hastalıklarından birisidir. Kedilerdeki safra ve pankreatik kanallar arasındaki anatomik farkın; köpeklerle karşılaştırıldığında uzun süre altta yatan bir risk faktörü olduğu düşünülmektedir. Kedi CCHS;duodenum, pankreas ve böbreklerde (kronik interstisyel nefrit) inflamatuar süreçlerle birlikte bulunur. CCHS’li kedilerde eş zamanlı infiltratın ağırlıklı olarak nötrofilik, lenfositik veya lenfoplazmositik olup olmadığı veya aktif olarak safra kanalı yıkımını içerip içermediği gibi birçok eşzamanlı durum tanımlanmıştır.
CCHS ile ilişkili bozukluklar arasında bakteriyel enfeksiyonlar, septisemi, kolesistit, kolelitiazis,  EHBDO, trematod enfestasyonu, inflamatuar bağırsak hastalığı, primer kolanjit, pankreatit, neoplazi (örneğin pankreas veya safra kesesi veya safra kanalı adenokarsinomu), safra kesesi adenomu ve çeşitli malformasyonlar sayılabilir.
Kedi CCHS’sinde karaciğer loblarının tutumu değişkendir ve histolojik lezyonların önemi tek bir karaciğer biyopsisi veya ince iğne biyopsilerle tam olarak tespit edilemeyebilir. Bazı loblarda yapılan biyopsi orta düzeyde periduktal inflamasyon ve hepatit gösterebilirken, diğer karaciğer lobları safra kanallarının tamamen ortadan kaldırılmasını ve inflamasyonu yönlendirebilecek safra kanalı epitoplarının kaybı nedeniyle aktif inflamasyonun olmadığını gösterir. Çoklu organ sistemi hastalığı olan kediler eğer tedavi edilmezlerse yaşam süreleri önemli ölçüde azalır ancak CCHS yavaş ilerlediğinden, kediler tedaviye yönelik müdahaleler olmaksızın tanıdan sonra birkaç yıl yaşayabilir.
İrinli CCHS klinik olarak en belirgin olanıdır. Bu kedilerin prezentasyon öncesi (5 gün) daha kısa bir hastalık süresi vardır. Genç veya orta yaşlı yetişkin kedilerde baskındır (3 ila 16 yaş arası). Klinik belirtiler arasında ateş, halsizlik, dehidrasyon, iştahsızlık, kusma ve sarılık bulunur. Birçok kedisw karın ağrısı gözlenir ve bazılarında palpe edilebilen hepatomegali vardır.
Klinikopatolojik özellikler transaminazlarda (ALT, AST) orta ve belirgin artışlar ve ALP ve GGT aktivitelerinde daha az artışlarla CCHS formlarına benzerdir. Şaşırtıcı bir şekilde bazı kedilerde kolestatik enzim anormallikleri yoktur. Kedilerin çoğu hiperbilirubinemiktir, bazıları da renal azotemiye sahiptir. Abdominal ultrasonografide EHBDO (Extrahepatic Bile Duct Obstruction), kolesistit, pankreatit veya inflamatuar bağırsak hastalığı ile tutarlı anormallikler, HL (Hepatik lipidozis) ile tutarlı yaygın hepatik parankimal hiperekojenite görülebilir veya herhangi bir anormallik görülmeyebilir. Torasik radyografi sıklıkla abdominal inflamasyonu / sepsisi yansıtan büyük bir sternal lenf nodunu ortaya çıkarır.
Tıbbi tedavi genellikle cerrahi girişimden önce karaciğer biyopsisi ile sağlanır. Safra akışının durmasına neden olan bozukluklar düzeltilmelidir. Çünkü bozukluklar biliyer sistemdeki fırsatçı enfeksiyon riskini arttırır. Karaciğer ve safranın aspirasyonu veya biyopsi sitolojisi genellikle bakteriyel organizmaları ve irinli inflamasyonu ortaya çıkarır. Kültürler; önceki antibiyotik uygulaması ya da anaerobik bakterilerden dolayı kültürün bozulması nedeniyle negatif olabilir. Yaygın olarak izole edilen bakteriler arasında Escherichia coli, Streptococcus, Clostridium, Bacteroides, Actinomyces vardır.

Geçen Haftanın Kedileri