Kedilerde Borna Enfeksiyonu Virusu (BDV)

Kedilerde Borna Enfeksiyonu Virusu (BDV)

BDV sarmal kapsit ve tek iplikçikli RNA genomu içeren zarflı bir virüstür. Bornaviridae familyasının tek üyesi olarak Mononegavirales sırasına tahsis edilmiştir. İlginç olarak BDV bir dizi beyin kaynaklı hücre tipini enfekte edebilir ancak genellikle herhangi bir sitopatik etki oluşturmaz.
Epidemiyoloji:
BDV’nin bulaşma şekli tam olarak aydınlatılamamıştır. Transmisyonun enfekte bir hayvanla doğrudan temas yoluyla veya dolaylı olarak enfekte bir hayvanın salgılarıyla teması ile gerçekleştiği kabul edilmektedir. Ek olarak İsveç'te ormanlık bölgelerde hastalığının lokal olarak görülmesi, keneler gibi vektörlerin de bulaşmada rol oynayabileceğini düşündürmektedir. Bu nedenle kedilerde tüylerin BDV enfeksiyonu için rezervuar görevi görebileceği açıktır. Bununla birlikte BDV enfeksiyonunun kediler arasında kolayca bulaşmadığı görülmektedir.
Feline BDV Almanya, İsviçre, Belçika, Birleşik Krallık, Japonya,, Endonezya, Avustralya ve Finlandiya da dahil olmak üzere birçok ülkede bildirilmiştir. Farklı ülkelerde nörolojik hastalıkları olan kedilerde seroprevalansın %0 ile %67 arasında değiştiği bildirilmiştir. Sağlıklı kedilerde BDV antikorlarının görülme oranı çok daha düşüktür; %2 ile %40 arasında değişir. Ormanlık alanlar; hastalık için önemli bir risk faktörü olarak bildirilmiştir. Tüm klinik vakaların %68'i ormanlara erişimi olan kedilerde gerçekleşmiştir. Hastalığın oluşumu ilkbahar döneminde artmaktadır. Japonya'da yeni bir çalışmaya göre BDV enfeksiyonuna 1 yaşından küçük kedilerin daha yatkın olduğu sonucuna varılmıştır.
Patogenez ve Klinik Belirtiler:
BDV’nin orofarenks, burun veya bağırsak yolundaki sinir uçlarını enfekte edebileceği kabul edilmektedir. Virüsün sinirler boyunca merkezi sinir sistemine göç ettiği düşünülmektedir. Virüse karşı güçlü bir T hücresi yanıtının klinik belirtilerin geliştirilmesinden sorumlu olduğuna inanılmaktadır. Ancak hastalık gelişimi için diğer faktörler de önemli olabilir.
Etkilenen kediler yürüme bozuklukları, ataksi, sırt ağrısı ve davranış değişiklikleri gösterir. Bazı durumlarda etkilenen kediler pençelerini geri çekme yeteneğini kaybeder. Klinik belirtiler genellikle ilerler ve etkilenen kedilerde arka ayaklarda şiddetli felç geliştikten sonra ölür. Bununla birlikte bazı kediler kısmen veya tamamen iyileşir. Subklinik enfeksiyonlar da oluşabilir.
Son dönemdeki borna virüs enfeksiyonu olan kedilerde etkilenen popülasyonun yaklaşık üçte birinde hafif nötropeni gözlenir. Klinik ve biyokimyasal parametrelerde başka değişiklik gözlenmez.
Teşhis:
Benzer klinik bulgulara yol açabilecek birçok Viral enfeksiyon olduğundan (Feline Immunodeficiency Virus, Feline Leukemia Virus, Feline Coronavirus) tek başına klinik bulgulara göre teşhis mümkün değildir ELISA ya da dolaylı immunofloresan ile BDV’ye karşı antikorların saptanması geçici bir tanıya izin verir. Borna hastalığının klinik bulguları ile kedilerden alınan kan, idrar, konjonktival, nazal, oral ve anal swabların havuzlanmış örneklerinde RT-PCR ile virüs RNA’sının saptanması tanı olarak kabul edilebilir.
Günümüzde Borna hastalığının en güvenilir tanı aracı patoloji ve histopatoloji olarak kabul edilmektedir. İmmünhistokimya veya BDV RNA’sının saptanması; BDV enfeksiyonunun kesin tanısını doğrulayan tekniklerdir. Bu yöntemler pahalı ve deneyim gerektirdiğinden rutin teşhiste kullanılmamaktadır. Ek olarak klinik olarak etkilenen tüm kediler bu testlere pozitif değildir.
Tedavi ve Prognoz:
Hastalığın spesifik, olumlu bir tedavisi yoktur. Prognozuysa olumsuzdur, hastalık giderek ilerler.

Geçen Haftanın Kedileri